KONYA ŞEHİR TURU

Sabah saatlerinde Konya’ya ulaşıyoruz. Şehirde serbest kahvaltı molamızı veriyoruz. Serbest zamanımızın ardından gezimize Selçuklu döneminde sarayın gül bahçesi, günümüzde ise "Gel, Gel, ne olursan ol, gel” sözü ile tüm Dünya’ya nam salmış olan Hz. Mevlana Müzesi ile gezimize Dervişane kapısından girerek başlıyoruz. Müzemizin içinde yer alan Derviş Hücreleri, Matbah ve Hürrem Pasa Türbesi, Üçler Mezarlığı’na açılan Hâmûsân (Susmuşlar) Kapısı, Sinan Pasa, Fatma Hatun ve Hasan Pasa Türbeleri, Semahane ve Mescit Bölümleri ile Mevlâna ve aile fertlerinin mezarlarının da içerisinde bulunduğu ana binayı geziyoruz. Avluya çıktığımızda ise Yavuz Sultan Selim'in 1512 yılında yaptırdığı üzeri kapalı şadırvan ile "Seb-i Arûs" havuzu ve avlunun kuzey yönünde yer alan Selsebil adı verilen çeşme ile gezimizi tamamlıyoruz. Gezimizin ardından öğle yemeğimiz için mola veriyoruz. Yemekte Konya mutfağının lezzetlerini tadıyoruz. Yemeğimizin ardından Hz. Mevlana’nın “duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme “ diye seslendiği ve ruhunun aynası olarak adlandırdığı Şems- i Tebrizi Türbesi’ni ziyaret ediyoruz.
   Molamızın ardından Alâeddin Tepesi’nde bulunan Alâeddin Camisi’ni (Panoramik) görerek, Sultan II. İzzeddin Keykavus Devrinde, Emir Celaleddin Karatay tarafından, 649 yılında inşa edilen Karatay Medresesine hareket ediyoruz. Bu muhteşem eser 1955’den beri Karatay Çini Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır. Vezir Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından, hadis ilmi öğretilmek üzere 663’de yaptırılan İnce Minareli Medrese’yi gezdikten sonra güzel bi çay için Meram Bağları’na gidiyoruz. Burada vereceğimiz çay-kahve molamızın ardından 1924 mübadelesine kadar Anadolu’lu Ortodoks Rumların yaşadığı, Sille Köyü'ne gidiyoruz. Sille Taşı, Sille Halısı vb. otantik değerlerini Konya’nın zengin geçmişine işledikten sonra kendi kaderine terk edilmiş bu köydeki yürüyüşümüz esnasında kendimizi Kapadokya’nın kaya oyma kiliseleri arasında geziyormuş gibi hissedeceğiz. Sille’de yeni restore edilen Aya Eleni Kilisesi'ni ziyaret etme imkanı buluyoruz. Sille gezimizin ardından Kelebek uçuş alanı olarak Avrupa’nın en büyük kelebek uçuş alanı olan, Tropikal Kelebek Bahçesi'ne gidiyoruz. Kelebeklerin uçuş alanı içerisinden geçtiğimizde kendimizi masal diyarında hissederek gezimizi tamamlıyoruz. Ardından dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Siz değerli misafirlerimizi aldığımız noktalara bırakıyor ve bir sonraki gezimizde buluşmak üzere, üzülerek sizlerle vedalaşıyoruz. Hoşcakalın…